2 Temmuz 2015 Perşembe

Kötü bir aktris ve psikolog.

Kelimeler ve aklımdaki sahneler
Fiziksel ironi her atomda gizlidir.
Tutku zinciri adı altındaki düşler.
Hipotezm benim yaşamsal faktörü-m.
Zihin fiziği değiştirir.
Sözcükler ve ses dalgaları bütünleşirse istenmeyen geçmiş, isteklerini anlatırken bile gerçekleşebilir.
Yeni bir tür dol-anıklık.
Psişik denklem ve sözcüklerden var olan birisiyim.
İki parmak arasında ki ıslatılan mum ipliği.
Doğrusal olmayan süreçler.
Kalıplaşmış değimleriniz var ve arkasında yaşam yok.
Görmek yetisinden uzaksınız.
Egolarınız edepsizliğin festivali.
Yaşamın gerçekleşmek istenilen moment-um düşüncelerine sahibim.
Yaşamanın sanat olabileceği bir zaman ve nobel ödülüne layık görülen bir peri.
İnsanlar, insanlara onun bir paspasıymış gibi onlara pislik gibi davranıyor.
Bazı şeylere mu-sade ediyoruz.
Hayatın monotonluğunu benim yüzüme vuracağı zamanın geleceğini tahmin edebiliyorum.
Bazı yerlerde sanki zaman donmuş gibi hiç bir değişiklik yok.
Bazı şeyleri anlatmak için farklı bir cümle yok.
Farklılık bazen olmamasıyla gözüküyor.
Bazen hayatlarımızı bazı şeylerin gölgesinde yaşıyoruz.
Olaylara, yaşamlara spesifik gözüyle bakmak yoruyor.
Sözlükte en kötü kelimeleri aratsalar kalıntılı resimlerime ulaşırlardı.
Dursam deliriyor gibiyim devam etsem takılmış bir plağın benzetme-siyim.
Kötü bir aktris gibiyim.
Kar ve alabildiğine beyazlık var.
Kısır bir döngü içindeyim, farklı hiç bir şey doğurmayan bir döngü. 
Bir psikiyatriye gitmek orada kendini canlandıran bir aktör olmak ve bittiğinde bunu hissetmek nasıl bir duygu merak ediyorum.
Normal bir yaşamda kendimizi yansıtıyor iken orada kendi yansımamıza şahit olmak sizce nasıldır?
Kendini anlatırken dışarıdan izlediğini hissetmek.
Güç geçtikçe tuz krallığı artıyor. Farklı bir adam kar fırtınasında boş boş gezen bir hayalet haline gelmiş.
Dudaklarıma değen kelimeler ıslak yağmuru anımsatıyor.
Dudaklarına değen kelimeler rengarenk uzanan ellerini gösteriyor.
Dudaklarındaki yağmur damlası kelimeler yaşamın fiziksel tarafı.
Dudaklarındaki masumiyet zavallı kelimeleri utandırıyor.
Mükemmellik etrafında zıttı olan her şeyi eritiyor.
Rüzgarın sesi fısıldarken, güneş farklı bir renkte farklı bir tat veriyor.
Continue up

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder